Burhan KEBABCI - Hayat Şiirsel Dönüşümdür

  • Haberler

    17 Temmuz 2013 Çarşamba

    İNANANLARA


    UZUN SÜRMÜŞ BİR GÜNÜN AKŞAMI

    Pejoratif ve palyatif bir çağın çocuklarıyız
    sandık sandık içindeydi
    oynadığımız oyun bağ bozumu
    kan kusmak için kızılcık şerbeti içen Vikingler
    demirlemişti Sahra çölüne de
    bedevinin ardına düşmüşlerdi
    yol zamanı akrep yelkovanı kovalardı
    Pers Prensi ise fillerini beslemekten
    ve kan dolu meskenler edinmekten
    ve kafatasından tiyatrolar, şarap kadehleri
    ve kaval kemiğinden bijuteri zincirleri kurmaktan geri durmamıştı
    bujilerin buci diye söylendiği
    ve biji demenin terörist sayılmaya yettiği
    buji ve biji arasında tek fark olan
    ve birbirine kardeş kadar benzeyen u ve i'nin
    ve özgürlükle esaret arasında gezinen
    ve park deyince aklına oto-park gelen
    bir ülkenin çocuklarıyız...

    işte Türk ve Kürt, sırası  yanlış dizilmiş harflerden oluşan
    bir kelime değil mi ?
    bu yanlışlığı düzeltip tek kelimede anlatmak için 
    Nil nehri kadar kan ve 100 yıl mı gerekli?

    Harflere, saça, sakala, kıyafete ideolojiler giydirilirken
    yüzlerce kitap okuyanların bir harf karşısında 
    apolitik kaldığı bir zamanın da çocuklarıyız.

    "Yukarıdaki parçada asıl anlatılmak istenen nedir?"
    ile büyüyen bir nesiliz
    O halde benim de bir soru hakkım olmalı
    ve cevabı bilenlere süpriz hediyeler dağıtmalıyım
    Cevabı binlerce 
    ve her cevaba Zümrüd-ü Anka kuşları Kaf dağları
    ve onları beğenmeyenlere
    "doğan görünümlü şahinler" vermeliyim
    hem çelik jantlı hem de nikelaj kaplamalı..

    Soruyorum işte;
    Yukarıda şiirde asıl anlatılmak istenen nedir?
    a) Bir meczubun sözleridir.
    b) Bir müptezelin sözleridir.
    c) Aforizmalar içindeki bir ruh halidir.
    d) Hepsi.
    e) Hiçbiri.

    Yoksa en tepedekinden en aşağıdakine
    onlarca saçma cümle edilen bu toprakta
    her gün aklımızın ve ruhumuzun ırzına geçildiği
    bu coğrafyada
    yeter ulan demenin tuhaf bir biçimi midir?

    Çok şey değil aslında asıl anlatmak istediğim
    düşünelim ve anlayalım istiyorum
    ya da sadece düşünelim istiyorum
    anlamak sonraya kalan bir eylem olsun
    belki o zaman daha anlamlı laflar ederiz
    o zaman belki herkes gönlünce gezinir
    o zaman belki dilimizden güzel sözler dökeriz
    örneğin barış
    örneğin kardeşlik
    örneğin özgürlük deriz....

                                                                         Temmuz 2013 İstanbul







    Hiç yorum yok:

    Yorum Gönder

    Etiketler

    burhan kebabci (22) Umut (14) aşk (13) Burhan Kebabcı (10) keder (10) mutluluk (7) HÜZÜN (6) yanlızlık (5) ölüm (5) acı (4) ateş (4) güneş (4) özlem (4) halk (3) tutku (3) yalnızlık (3) Türkiye (2) tebessüm (2) yağmur (2)

    Görüntülendik

    Bu Blogda Ara